Mut Son Dakika
ANASAYFA HABER ARA FOTO GALERİ VİDEOLAR ANKETLER SİTENE EKLE RSS KAYNAĞI İLETİŞİM

HABER ARA


Gelişmiş Arama

SEVGİSİZ ADALET OLMAZ

İBRAHİM ARI

20 Ekim 2025, 21:45

İBRAHİM ARI

Peki, sevgisiz ne olur?

Sabah kalkıyorsunuz; çayınızı yudumlarken, bir kıyıdan bakarken dünyaya… İyi şeyler okumak, güzel haberler duymak, güne umutla başlamak isterken birden çevrenizi olumsuz ve sevgisiz haberler kuşatıyor. Sadece Türkiye’yle, Mersin’le, Mut’la ilgili değil bu; neredeyse dünyanın her yeriyle ilgili. Adaletsiz, sevgisiz, sömürüsüz, açsız, savaşsız bir gün yok gibi…

Alıştık mı bu tür haberlere?
Oysa mesele, dünyanın kötü olmasından çok, bizim sevgisizliğe alışmamızda. Çünkü biz, canı sevmeyi unuttukça her şey biraz daha bozuluyor; ekmek küçülüyor, vicdan daralıyor, umut yoksullaşıyor.

Sait Faik, “Bir insanı sevmekle başlar her şey” dediğinde —ben bu sözü burada “Bir canı sevmekle başlar her şey” olarak değiştiriyorum— yalnızca bireysel bir duygudan değil, toplumsal bir duruştan söz ediyordu. O söz, emekçinin alın terinde, yoksulun ve emeklinin sofrasında, işsiz ya da atanamayan gencin gözyaşında yankılanıyor aslında. Bir canı sevmek, sadece yürekle değil, bilinçle yapılan bir eylemdir. Çünkü sevgi, adaletsizliğe boyun eğmeyen bir vicdanın belki de ilk adımıdır.

Sait Faik demişken… Toplumcu yazarlar bunun hep bilincindeydi. Nazım Hikmet, Yaşar Kemal, Orhan Kemal… Onlar, sevginin emekten ayrı düşünülemeyeceğini anlatmak için —bedeller ödemek pahasına— yazdılar, direndiler. Nazım’ın dizelerinde “bir orman gibi kardeşçesine” yaşamanın koşulu dayanışmaydı. Orhan Kemal’in işçileri, Yaşar Kemal’in köylüleri, Fakir Baykurt’un öğretmenleri hep aynı şeyi fısıldar bize: Bir canı sevmek, onun emeğine de sahip çıkmaktır.

Bugün AVM camlarının ardında, fabrikaların soğuk sabahlarında, maden ocaklarının karanlığında birileri hâlâ görünmez kılınıyorsa; orada sevgi eksik kalıyordur. Çünkü gerçek sevgi, sadece yanındaki insanı değil, hiç tanımadığın emekçiyi de düşünebilmektir. Sevgi, yalnızca bir duygu değil, bir sınıfsal farkındalıktır.

Bir komşunun kapısını çalmak, bir işçinin hakkını savunmak, bir öğrencinin sesini duymak, bir kadının mücadelesine omuz vermek, birlikte yaşadığımız sokak hayvanlarının önüne bir kap su koymak… Bunların hepsi “bir insanı —bir canı— sevmek”tir. Çünkü sevgisiz adalet olmaz; adaletsiz sevgi ise olsa olsa bir yalandan ibarettir.

Her şeye rağmen, bir gün haber bültenleri belki şöyle başlayacak:
“Bugün hiçbir çocuk yatağa aç girmedi. Zenginle fakir arasındaki fark eşitlendi. Hiçbir işçi güvencesiz kalmadı. Kadınlar ve çocuklar korkmadan yaşadı. Hayvanlar, ağaçlar ve dereler özgürce…”

Belki o gün, Sait Faik’in sözü nihayet ete kemiğe bürünmüş olur. Belki o gün, sevgi yalnızca duygusal bir sığınak değil, toplumsal bir direniş biçimi haline gelir.

Evet, bir canı sevmekle başlar her şey…
Ama o sevgiyi büyütmek, onu adaletle, emekle, dayanışmayla beslemek gerekir.
Yoksa sevgi, bir kartpostal sözünden öteye gidemez.

Hani Zülfü Livaneli bir şarkısında diyor ya:

“Dünyayı güzellik kurtaracak,
Bir insanı sevmekle başlayacak her şey…”

YAŞAMDAN İZLER
İbrahim ARI
20102025

Bu haber 18 defa okunmuştur.

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit

ANKET

Sizce Mut'un öncelikle sorunları nelerdir




Tüm Anketler

SEVGİSİZ ADALET OLMAZ20 Ekim 2025


RSS Kaynağı | Yazar Girişi | Yazarlık Başvurusu

Altyapı: MyDesign Haber Sistemi