Makam sahibi olmak o kadar kolay değil. Sorumluluk ister, adalet ister en önemlisi de kimseye haksızlık etmez Kanun neyse onu uygular. İşte o makama gelen kişiler bunu iyi bilmesi gerekir.
Makamın gereğini yapamıyorsanız makam sahibi olmanın bir anlamı yoktur.
Adalet nedir biliyor musunuz, Adalet, Eşitlik ve Dengeyi sağlamak demektir. İşte bir makam sahibi olursan çok dikkat etmek gerekir.
İşte açılımı Adalet, Eşitlik sağlamak, eşitlik ve dengeden maksat herkesin hakkını, hak ettiği ve layık olduğu şekilde almasıdır.
Ülkemizdeki bazı kurum Yöneticilerine, Amirlerine bakınca Liyakat ve Ehliyetten daha ziyade sadakatin ön plana aldığını üzülerek görmekteyiz. Bırakın sadakati dost, ahbap gibi ikili ilişkilerin de atamalarda en ön sıralarda gelen bir kriter olduğunu üzülerek söylemekteyiz.
İşin ehli olmayanların, sadakat veya dost, ahbap ilişkilerini kullanarak devlet kademelerinde önemli makamlara gelmeleri devletin adaletine olan güveni sarsmanın yanında toplumun huzurunu da bozar. Hatta dengesini bile bozar.
Bilgiye ve liyakate önem verilmez ise işi hak etmeyenler, bilgisi yetersiz, ehliyetsiz kişiler göreve gelirler. Buda o ülkeye zarar verir.
Bu kişiler bilgisizliklerinden dolayı sorumluluklarını yerine getiremezler. Dolaysıyla başında olduğu kurum veya kuruluşta sorunlar birikmeye başlar. Biriken bu sorunlar zamanla gün yüzüne çıkar sonrasında da çalışma düzeyini bitirir.
Herhangi bir bilgi birikime, iş yapabilme yetkisine sahip olmadan Kamu gücünü, eline geçiren ehliyetsiz kişiler çalıştığı kurumun her şeyine zarar verir.
Üzülerek söylüyorum. Günümüzde bir makam boşaldığında onlarca taliplisi çıkmakta. Hiç kimse ben bu makama layık mıyım, Ben bu makamın yükünü taşıyacak yeterli güç, karar verme yetisi, bilgi ve birikime sahip miyim demez. Niye desin ki amacı işe başlamak.
Elbette ki herkesin makam sahibi olmak istemesi gayet doğaldır. Ama, önemli olan sahip olduğunuz makamı yürütebilecek bilgi, ve birikiminizin olup olmadığını bilmektir.
İdareci atama konusunda yetkisi olanlar, yapacakları atamalarda istek, heves ve referansa göre değil liyakate dikkat ederek adaleti incitmemelidir.
Makamın gereğini yapamıyorsanız makam sahibi olmanın bir anlamı yoktur.
İnsanlar, geldiği makam ile kendilerinin yüceleceğini sanırlar. Oysa, koltuk insanı yükseltmez, yüceltmez aksine oturan kimse koltuğu yüceltir.
Günümüzde birçok makam sahibi olan kimseler, maalesef o makamı kirletmektedirler. O makamın adamı olmadığını herkes görüyor ama, kendileri görmeye bile tenezzül etmezler.
Makam sahibi olmak, bilgi ister, birikim ister, kabiliyet ister, ehliyet ister, en önemlisi de liyakat ister.
Layık olma, yaraşma, yaraşır’lık, uygunluk, yeterlilik, yetenek demektir.
Makamların da bir vebali vardır. Dolayısı ile makam sahibinin haram ve helali çok iyi ayırt edebilmesi de önemlidir.
Fatih Sultan Mehmet’in bir sözü vardır, Vebal nedir bilir misiniz, Vebal hak etmeyenlere makam, mevki vermektir.
Bu sözü hiç unutmamak gerekir, Layık olmadan makam sahibi olanlar astlarını ısırıp üstlerine kuyruk sallarlar demiştir.
Bu haber 47 defa okunmuştur.
