Bugün konumuz medya. Medya gücüne sahip olanlar devamlı güçlü duruma gelir. Onun için diyorum ki şu an bile ülkemizde medyanın yüzde seksenini elinde bulunduran iktidarın gücü medyadır.
Ülkede toplu yaşam tarzlarının terk edildiği, bireysel yaşam tarzlarının ön plana çıktığı modern çağda bireylerin en yakın arkadaşı, yardımcısı hatta hayat rehberi medya olmuştur.
Medya hayatımızda ve her alanda, zihinlerde meydana gelen soru işaretleri karşısında ilk başvuru kaynağı haline gelmiştir.
Dünyada dördüncü güç olarak tanımlanan medya kavramı artık birinci güç durumuna gelmiş, medya gücü olmayanları avcunun içine almış dudumdadır. Yasama, yürütme ve yargılamanın çoğu zaman medyaya göre şekillendiği dünyamızda, medyaya dördüncü güç demek artık haksızlık olsa gerek. Çünkü medya artık birinci güç olmuştur.
Hayatımızda her alanda olduğu gibi iletişim alanında, değişim büyük bir hızla devam etmektedir. Her geçen gün medyanın araçları daha da farklılaştırmakta ve etkili hale gelmekte olduğunu biliyoruz artık.
Artık günümüzde gazete, dergi, radyo, televizyon, internet medyanın en önemli araçlarından biridir. Medya, sosyal iletişim sürecinin en önemli organizatörlerinden biri haline gelmiştir. Artık bunun bilincinde olalım.
Son çeyrek yüzyılda olağanüstü gelişme gösteren medya, sosyal hayatımızın başlıca aktörü haline gelmiş, medyanın verdiği bilgilere göre hayatımız şekillenmektedir. Şu an iktidarda kim varsa medyada onun elinde güçlü olmasının sebebi de budur.
Hayatımızın her alanında medyanın rehberliği ön plana çıkmış, bilginin doğruluğundan çok, medyadaki ifade şekline odaklanmış durumdayız.
İnsanlık, analiz, değerlendirme, eleştirme, kısacası her şey muhakeme yetilerini bir kenara bırakarak medyanın elinde bir oyuncağa dönüşmüştür.
Hayatımızda Medya organizatörleri bireyselleşmenin ve tüketim çılgınlığının had safhaya çıktığı bu çağda bilginin doğruluğundan çok inandırıcılığına daha önem vermektedir.
Artık yayınlanan ne kadar çok olursa verilmek istenen mesajın doğruluğu pek önemli görülmemekte, medyanın sahip olduğu imkanlar sayesinde doğrulukla alakası olmayan yanlış bilgiler, doğru bilgilerden daha çok inandırıcı kılınmakta ve ilgi görmektedir.
Artık medya ile yönetilmek insanlık, yeniden şekillenen dünyada medyaya ait bir takım evrensel ilkeleri ortaya koyamadığı ve oluşturamadığı takdirde yeni karışıklık ortamları kaçınılmaz olacaktır. Medyanın yanıltmaları sayesinde derman yerine, zehir içer hale gelecektir.
Araştırmalar sonucunda, 83 milyonun üzerinde nüfusu olan ülkemizde herhangi bir cihaz vasıtasıyla internet kullanan kişi sayısı 60 milyonu aşmış durumdadır. Düşünürsek nüfusun yüzde 80’ni internet kullanıcısı durumundadır.
Bundan da anlıyoruz ki işitsel ve yazılı medya karşısında savunmasız hale gelen çocuklar, genç ve yetişkinlerin, çocukluk döneminden başlayarak medya karşısında bilinçlendirilmeleri gerektiği bilinmektedir.
Medyada yapılan haberin verilen bilginin hangi kriterlere göre şekillenmesi gerektiği netleştirilmelidir. Verilen bilgiler, herkesin faydasına olacak birtakım evrensel ahlaki kriterlere dayanmalıdır.
Bunu da unutmamak gerekir ki her yönüyle hayatımıza etki eden medyaya yaklaşım tarzımızı belirlemek, bu tarzımızı çevremize ve çocuklarımıza da öğretme mecburiyetinde olduğumuzu bilmek zorundayız.
Medya birinci güç haline gelmiştir onun için haber ve bilgi aktarımını doğru, nesnel ve hakça yerine getirebilmeli, bağımsız yayın yapabilecek kuruluşlar oluşturmamız gerekmektedir.
Son sözüm ise, kaliteli, bağımsız ve itibarlı bir medya bence tarafsız, dürüst, kişi hak ve özgürlüklerine karşı saygılı olmalıdır. Taraflı medya asla bir gün gelir biter bunu da bilmemiz gerekir. Medya tarafsız konu neyse taraf tutmadan haberini yapmaktır.
Saygılar
Bu haber 92 defa okunmuştur.
